Morgda bularak hayata döndürdüğü çocuğu bir yıldır arıyor

Hala bir ümit karşılaşırız diye bekliyorum. Annesi ve babası ölmüş bulabilseydim evlatlık almak istiyordum” diye konuştu. En çok dikkatimi çeken bebek cenazeleriydi. Bana ailesi misin diye sordular. Rabbim bana görmeyi nasip etti. Rabbim böyle acıları bir daha yaşatmasın. Ben onu bulsaydım evlatlık alırdım. Çocuğun anne ve babasının hayatını kaybettiğini öğrendiğini belirten Ahmet Vurgun, “Ben enkazda çalışırken enkazdan genç bir çocuk aldım hastaneye götürmeye çalışıyordum. . Acının tarifi yok” diye konuştu. Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinde Hatay’ın İskenderun ilçesinde öldü diye morga konulan bebeğin yaşadığını gören ve yeniden acil servise götürerek hayata döndüren Ahmet Vurgun, bir senedir çocuktan bir iz bulabilmek için uğraşıyor. Hastaneye götürdüm hastanede çok kötğ bir görüntü vardı. Ben aldım hemen acile götürdüm. Biz de bir yıldır konteynerde yaşıyoruz bizim de evimiz yıkıldı. Kalp masajı yaptılar çocuk hayata döndü. O günleri Allah bir daha yaşatmasın. Çocucğu çok merak ediyorum üzerinden tam bir yıl geçti. Parmağının oynadığını gördüm. Ben de o genç arkadaşı hastanenin morguna götürdüm. Sonra çocuğu yoğun bakıma aldılar. Kolunda serum iğnesi vardı. Bana soran hemşireye nasıl bulduğumu anlatınca ağlamaya başladı. Hatay’da bir yıl önce öldü sanılarak morga kaldırılan çocuğun yaşadığını görerek hayata dönmesini sağlayan Ahmet Vurgun, “Bir senedir çocuğu arıyorum ama bulamıyorum. Benim bulduğum çocuk da öldü diye oraya konmuştu üzerinde başka cenazeler vardı. Çocuk ne yazık ki yolda hayatını kaybetti. Ben çocuğu bir daha bulamadım o zamandan bu yana hastaneye gidiyorum çocuğun öğrendiğim kadarıyla annesi babası da vefat etti. Bir ümit onu bekliyorum ben belki birileri anlatır ileride kendisine ya da haberleri büyüyünce görür ben kendisini çok merak ediyorum. Belli ki daha önce müdahale edilmiş. Ben yarım saat bekledim. Hemen aldım çocuk nefes alıyordu. Çok fazla cenaze vardı. Acı büyük tarifi yok. Yok dedim bana durumunun iyi olduğunu söylediler.

Morgda bularak hayata döndürdüğü çocuğu bir yıldır arıyor

. Çocuğun anne ve babasının hayatını kaybettiğini öğrendiğini belirten Ahmet Vurgun, “Ben enkazda çalışırken enkazdan genç bir çocuk aldım hastaneye götürmeye çalışıyordum. Yok dedim bana durumunun iyi olduğunu söylediler. Sonra çocuğu yoğun bakıma aldılar. Çocuk ne yazık ki yolda hayatını kaybetti. Ben aldım hemen acile götürdüm. Çocucğu çok merak ediyorum üzerinden tam bir yıl geçti. En çok dikkatimi çeken bebek cenazeleriydi. Annesi ve babası ölmüş bulabilseydim evlatlık almak istiyordum” diye konuştu. Biz de bir yıldır konteynerde yaşıyoruz bizim de evimiz yıkıldı. Rabbim böyle acıları bir daha yaşatmasın. Parmağının oynadığını gördüm. Kalp masajı yaptılar çocuk hayata döndü. Hala bir ümit karşılaşırız diye bekliyorum. Ben çocuğu bir daha bulamadım o zamandan bu yana hastaneye gidiyorum çocuğun öğrendiğim kadarıyla annesi babası da vefat etti. Ben yarım saat bekledim. Ben de o genç arkadaşı hastanenin morguna götürdüm. Acı büyük tarifi yok. Ben onu bulsaydım evlatlık alırdım. Bir ümit onu bekliyorum ben belki birileri anlatır ileride kendisine ya da haberleri büyüyünce görür ben kendisini çok merak ediyorum. Acının tarifi yok” diye konuştu. Benim bulduğum çocuk da öldü diye oraya konmuştu üzerinde başka cenazeler vardı. Bana ailesi misin diye sordular. Rabbim bana görmeyi nasip etti. Kolunda serum iğnesi vardı. O günleri Allah bir daha yaşatmasın. Bana soran hemşireye nasıl bulduğumu anlatınca ağlamaya başladı. Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinde Hatay’ın İskenderun ilçesinde öldü diye morga konulan bebeğin yaşadığını gören ve yeniden acil servise götürerek hayata döndüren Ahmet Vurgun, bir senedir çocuktan bir iz bulabilmek için uğraşıyor. Hastaneye götürdüm hastanede çok kötğ bir görüntü vardı. Hemen aldım çocuk nefes alıyordu. Çok fazla cenaze vardı. Belli ki daha önce müdahale edilmiş. Hatay’da bir yıl önce öldü sanılarak morga kaldırılan çocuğun yaşadığını görerek hayata dönmesini sağlayan Ahmet Vurgun, “Bir senedir çocuğu arıyorum ama bulamıyorum.