Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

 
Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

Konuşurken bir anda rolü teklif etti, hiç düşünmeden kabul ettim. - Teklinin üretim süreci nasıl gerçekleşti? Yeni tekliler ve albüm bekleyebilir miyiz?“I” yazdığım ilk şarkılardan. - “I”da yoğun bir dans ritmi var ama hüzünlü sözleri de dikkat çekiyor. Sanırım ilginç bir deneyim olmuştur. Şarkı çok, sürekli üretiyorum. Filmde çok fazla gözükmüyor “Ayten” ama adı bile geçse Bursalılar için çok özeldir. ) Yıllar geçti, yollarımız Ata Demirer’le kesişti. İstanbul’a döndüğümde seçmeler devam ediyordu, katıldım ve hemen çağırdılar. Mix ve mastering’i ise vokal kayıtlarda beni inanılmaz rahatlatan ve de şarkının sesini iyice parlatarak işi başka bir seviyeye taşıyan Memet İncili yaptı. . Tabii ki en büyük hayallerden biri albüm. Belli aralıklarla tekli yayımlamayı düşünüyorum. O da tekli olarak çıkacak. (Gülüyor)",Hem müzik alanında hem de oyunculukta yetenekli bir isim Irmak Ecem. O dönemde de “Bursa Bülbülü” için “Deli Ayten”i arıyordu. Umarım o da olacak. Şarkının demosunu dijital ortamda hazırlamıştım, daha sonra işlerini çok beğendiğim Mete Birgören’le bir araya geldik ve prodüksiyon süreci başlamış oldu. Oyunculuğa yeteneğim olduğunu, bölüm değiştirmek istediğimi hissettim ve üniversitede oyunculuk okumaya karar verdim. İki yıl önce evde besteler yapmaya başladığım dönemin meyvesi. ‘NEDENSE BEYAZ’I SEÇTİM’ - Sanırım bir O ses Türkiye deneyiminiz de var. . Korkuyu kabullenmenin ve yenmenin bir manifestosu benim için o sözler. . Yarışmaya katılma sebebim çevremin yıllardır devam eden baskısıydı aslında. Sözünü sakınmadan söyleyen, karanlığından korkmayan cesur bir karakter var içinde. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü kazandım. İstanbul’da Avni Akyol Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümü’nü kazandım. ",. Ben de gurur duyuyorum böyle güzel bir filmde onu temsil ettiğim için. Beyaz ve Murat Boz döndü, Murat Boz, aynı okuldan mezun olduğumuz için ona gitmemi çok istedi ama ben nedense Beyaz’ı seçtim. Kendisi aynı zamanda geçen yıl Ata Demirer imzalı “Bursa Bülbülü” filminde memleketinin kendine özgü simalarından “Deli Ayten”i canlandırmıştı. Dinleyici olsaydım şarkıyı yazarken hissettiğim ve olmasını istediğim o depresif ama dansa çağıran havayı yine hissederdim. Vokal kayıtları Vibes Stüdyo’da alındı. (Gülüyor. ) Önceki yıl Kıbrıs’taydım ve profesyonel ekiplerle sahne almaya, vokalimi ve sahnemi geliştirmeye, solist olarak özgüven kazanmaya başlamıştım. Seçtiğim şarkı O Ses Türkiye’nin hiçbir formatında söylenmemiş bir caz şarkısıydı, “All the Things You Are”. O Ses Türkiye’ye 2018’de katıldım. Mete şarkıya çok şey kattı, var olan duygusunu kaybetmeden benim kurduğum yapıyla çok oynamadan şarkıyı büyüttü, duymak istediğim sert, karanlık ama dans ettiren dünya zamanla oturdu ve ortaya çıkan ses ikimizin de çok hoşuna gitti. “I” karanlık ve sarsıcı bir şarkı. Tabii dinleyiciyle buluşmak, konserlere başlamak da istiyorum. İlk teklisi “I” ile müzik alanında çıkış yakalamayı hedefliyor. (Gülüyor. . (Gülüyor) Hayatıma oyunculuk girdiğinde kafamda sürekli “Deli Ayten”i ben oynamalıyım, hatta ben yazmalıyım, bir şekilde onu ben canlandırmalıyım” diye hayaller bile kurardım. ) Yıllardır kurduğum o hayalim sihirli bir şekilde gerçekleşmiş oldu. - “I” ilk tekliniz ama uzunca süredir müzik ve sanatın diğer dallarıyla ilgilisiniz. . “Deli Ayten” rolü sizi nasıl buldu?Bursalı olduğum için “Deli Ayten” zaten çok iyi bildiğim bir karakterdi, Bursa’da heykeli bile vardır. Okulun son dönemlerinde müzikten uzaklaşmıştım. . Prodüksiyon ve stüdyo süreci dahil her şey ilkti benim için. Ailede müzisyen yok ama ben küçük yaşlardan beri müzikle iç içeyim. (Gülüyor. Lise dönemi gelince, “Kesinlikle güzel sanatlar okumalıyım” dedim. BURSA’NIN ‘DELİ AYTEN’İ- “Bursa Bülbülü” filminde, kentin sevilen simalarından “Deli Ayten”i oynadınız. Bursa Belediye Konservatuarına giderdim, orada şan dersleri alırdım, gitar kursuna giderdim. Irmak Ecem’le yaratım yolculuğunu konuştuk. Bize kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?Çocukluğum Bursa’da geçti. Bir sonraki şarkı belli. İsyan eden ama soğukkanlılığını koruyan bir kadın. Şarkının nakaratında yer alan “Hadi bul beni, etrafım sarıldı/ Çek vur beni, etrafım sarıldı” sözleri aslında o karanlığa bir davet. Mezun olduktan sonra hem müzik hem oyunculuk bir arada sürdü yıllarca. Çok hızlı şekilde beliren sözleri ve yine hızla yazılmış bir müziği var. Siz bir dinleyici olsanız, “I”yı nasıl yorumlardınız? “I” insanı hem hareketlendiren hem de sözleriyle derinlere, boğulduğu, utandığı, saklandığı yerlere götüren bir şarkı bence de.

Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

Şarkının nakaratında yer alan “Hadi bul beni, etrafım sarıldı/ Çek vur beni, etrafım sarıldı” sözleri aslında o karanlığa bir davet. İki yıl önce evde besteler yapmaya başladığım dönemin meyvesi. Dinleyici olsaydım şarkıyı yazarken hissettiğim ve olmasını istediğim o depresif ama dansa çağıran havayı yine hissederdim. ) Yıllar geçti, yollarımız Ata Demirer’le kesişti. (Gülüyor)",Hem müzik alanında hem de oyunculukta yetenekli bir isim Irmak Ecem. Seçtiğim şarkı O Ses Türkiye’nin hiçbir formatında söylenmemiş bir caz şarkısıydı, “All the Things You Are”. Tabii ki en büyük hayallerden biri albüm. Okulun son dönemlerinde müzikten uzaklaşmıştım. Çok hızlı şekilde beliren sözleri ve yine hızla yazılmış bir müziği var. (Gülüyor. Şarkının demosunu dijital ortamda hazırlamıştım, daha sonra işlerini çok beğendiğim Mete Birgören’le bir araya geldik ve prodüksiyon süreci başlamış oldu. ) Yıllardır kurduğum o hayalim sihirli bir şekilde gerçekleşmiş oldu. Lise dönemi gelince, “Kesinlikle güzel sanatlar okumalıyım” dedim. Mix ve mastering’i ise vokal kayıtlarda beni inanılmaz rahatlatan ve de şarkının sesini iyice parlatarak işi başka bir seviyeye taşıyan Memet İncili yaptı. Ailede müzisyen yok ama ben küçük yaşlardan beri müzikle iç içeyim. Bir sonraki şarkı belli. Filmde çok fazla gözükmüyor “Ayten” ama adı bile geçse Bursalılar için çok özeldir. “Deli Ayten” rolü sizi nasıl buldu?Bursalı olduğum için “Deli Ayten” zaten çok iyi bildiğim bir karakterdi, Bursa’da heykeli bile vardır. Sözünü sakınmadan söyleyen, karanlığından korkmayan cesur bir karakter var içinde. Irmak Ecem’le yaratım yolculuğunu konuştuk. Mete şarkıya çok şey kattı, var olan duygusunu kaybetmeden benim kurduğum yapıyla çok oynamadan şarkıyı büyüttü, duymak istediğim sert, karanlık ama dans ettiren dünya zamanla oturdu ve ortaya çıkan ses ikimizin de çok hoşuna gitti. Siz bir dinleyici olsanız, “I”yı nasıl yorumlardınız? “I” insanı hem hareketlendiren hem de sözleriyle derinlere, boğulduğu, utandığı, saklandığı yerlere götüren bir şarkı bence de. O da tekli olarak çıkacak. (Gülüyor. O Ses Türkiye’ye 2018’de katıldım. (Gülüyor. ) Önceki yıl Kıbrıs’taydım ve profesyonel ekiplerle sahne almaya, vokalimi ve sahnemi geliştirmeye, solist olarak özgüven kazanmaya başlamıştım. Vokal kayıtları Vibes Stüdyo’da alındı. - Teklinin üretim süreci nasıl gerçekleşti? Yeni tekliler ve albüm bekleyebilir miyiz?“I” yazdığım ilk şarkılardan. İlk teklisi “I” ile müzik alanında çıkış yakalamayı hedefliyor. Bize kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?Çocukluğum Bursa’da geçti. Prodüksiyon ve stüdyo süreci dahil her şey ilkti benim için. Korkuyu kabullenmenin ve yenmenin bir manifestosu benim için o sözler. Bursa Belediye Konservatuarına giderdim, orada şan dersleri alırdım, gitar kursuna giderdim. İstanbul’a döndüğümde seçmeler devam ediyordu, katıldım ve hemen çağırdılar. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü kazandım. ‘NEDENSE BEYAZ’I SEÇTİM’ - Sanırım bir O ses Türkiye deneyiminiz de var. Yarışmaya katılma sebebim çevremin yıllardır devam eden baskısıydı aslında. - “I” ilk tekliniz ama uzunca süredir müzik ve sanatın diğer dallarıyla ilgilisiniz. Belli aralıklarla tekli yayımlamayı düşünüyorum. Konuşurken bir anda rolü teklif etti, hiç düşünmeden kabul ettim. BURSA’NIN ‘DELİ AYTEN’İ- “Bursa Bülbülü” filminde, kentin sevilen simalarından “Deli Ayten”i oynadınız. (Gülüyor) Hayatıma oyunculuk girdiğinde kafamda sürekli “Deli Ayten”i ben oynamalıyım, hatta ben yazmalıyım, bir şekilde onu ben canlandırmalıyım” diye hayaller bile kurardım. . . . Kendisi aynı zamanda geçen yıl Ata Demirer imzalı “Bursa Bülbülü” filminde memleketinin kendine özgü simalarından “Deli Ayten”i canlandırmıştı. Ben de gurur duyuyorum böyle güzel bir filmde onu temsil ettiğim için. . Sanırım ilginç bir deneyim olmuştur. İsyan eden ama soğukkanlılığını koruyan bir kadın. “I” karanlık ve sarsıcı bir şarkı. Oyunculuğa yeteneğim olduğunu, bölüm değiştirmek istediğimi hissettim ve üniversitede oyunculuk okumaya karar verdim. Umarım o da olacak. Tabii dinleyiciyle buluşmak, konserlere başlamak da istiyorum. O dönemde de “Bursa Bülbülü” için “Deli Ayten”i arıyordu. Şarkı çok, sürekli üretiyorum. - “I”da yoğun bir dans ritmi var ama hüzünlü sözleri de dikkat çekiyor. Beyaz ve Murat Boz döndü, Murat Boz, aynı okuldan mezun olduğumuz için ona gitmemi çok istedi ama ben nedense Beyaz’ı seçtim. . İstanbul’da Avni Akyol Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümü’nü kazandım. . ",. Mezun olduktan sonra hem müzik hem oyunculuk bir arada sürdü yıllarca.